Bu adamın anlattıklarını dinlerken bir yandan eski günlerime özlem duymuştum; ama diğer yandan da gelecekte neler olduğunu öğrenmiştim. Üstelik bunlar çok da üzücü idi. Tarifinden, babasının iş yerinin Syessa Ana’nın yaptırdığı han olduğunu tahmin etmiş, onu özlem ile anmıştım. Anlattığı yer aynen Syessa Ana’nın yaptırdığı han gibiydi. Aradan ne kadar zaman geçse de, kentlerin ana yollarının çok fazla değişmeyeceğini düşünmüştüm. Üstelik Syessa Ana’nın hanı taş bir binaydı ve çok sağlam yapılmıştı. Ayrıca, anlattıklarından, Patara’nın çok büyümüş olduğunu da anlamıştım.
Beni üzen, Likya Birliği’nin artık olmadığını öğrenmekti. Demek Romalılar, Akdeniz kıyısında bağımsız kalan tek devlet olan Lykia’yı da kendilerine bağlamışlardı. Üstelik LykiaPamphylia diye bir eyalet oluşturup Patara’yı da başkent yapmışlardı. Geleceği bilmenin güzel bir şey olacağını düşünürdüm; ama o anlattıkça, keşke bilmeseydim, diye düşünmeden de edemedim.
Öte yandan, başka neler anlatacak diye merak etmekten de kendimi alamıyordum. Mitolojik roman serimizden Telmessos Bilicisinin üçüncü kitabı olan (Noel Baba)Nikolas’la Likya ve Patara’ya gizemli ve uzun yolculuk devam ediyor.
Bu web sitesinde çerez kullanımına izin vermektedir. Web sitesinde gezinmeye devam ederek, bu kullanımı kabul etmiş sayılırsınız. Çerez politikası ve Gizlilik Politikası hakkında detaylı bilgi almak için lütfen ilgili yerlere tıklayınız.